Oldu bittiye getirilmeye çalışılan ve mevcut hali ile sıkıntılara yol açacak olan çalışmalar hakkında Kooperatif Başkanımız Fahrettin Can bir açıklama yayınladı.
Günlerdir kamuoyunda konuşulan taksi şoförlerinin sosyal güvenceye kavuşabilmesi konusundaki tartışmayı biz taksi sahipleride yakından takip ediyoruz.
Şu çok net biçimde bilinmelidirki,İstanbul taksi sahipleri olarak bizler yıllarca yanyana kola kola çalıştığımız şoför arkadaşımızın sosyal güvenceye kavuşması ile ilgili yapılan bu çalışmaların kesinlikle karşısında değiliz.
Ancak 2004 yılında çıkartılan ve bu günlerde hararetle tartıştığımız takside çalışan şoförlerin sosyal güvenliğe kavuşturulması ile ilgili çalışmaların dayanak noktası olan bu kanunun gündeme yıldırım hızı ile düşüp 1 ay içinde adeta yangından mal kaçırırcasına oldu bittiye getirerek uygulanmak istenmesinede bir anlam veremiyorum.
Altı senedir sebebini bilmediğimiz bir sebep ile uygulanmayan bu yasanın günümüz şartlarına ne kadar uygun olduğunu düşünmeden,mevzubahis olan bu meselenin çözümü için yeterli olup olmadığına bakılmadan haydi çabuk bu işi bir ayda bitireceğiz eğer bir ayda bitmez ise taksileri çevirip sahiplerinede ceza yazacağız demek bu meselenin diğer tarafında bulunan biz İstanbul Taksi sahiplerine yapılmış çok büyük haksızlık olacaktır diye düşünmekteyim.
Kaldıki,
Yaklaşık beş ay önce Kooparattifimizi ziyaret ederek bizleri onurlandıran çalışma ve sosyal güvenlik bakanımız Sn.Ömer Dinçer ile bu konuda konuşurken şoförlerin taksilerimizde sabit maaş karşılığında çalışan işçi olmadığını özellikle ifade etmiştim.
Sayın bakanımız bu konudaki düşüncemizin ne olduğunu sorduğunda 2000 yılında iptal edilen ve şoför arkadaşlarımızı esnaf statüsünden çıkartan yasanın tekrar yasalaşmasının bu işi halledebileceğini anlatmış, esnaf statüsüne geçen şoför arkadaşlarımızın bağkur yolu ile ancak sosyal güvence kapsamı altına alınabileceğini söylemiştim.Elindeki esnaf kartı ile sosyal güvenlik şemsiyesi altına giren şoförlerin ise ister bu gün Atatürk Havalimanı Taksiciler Kooperatifinde, ister ise ileride Leventte hatta başka bir şehirde başka başka duraklarda ve taksilerde çalışma hayatına devam edebileceğini anlatmış önerilerimizi sunmuştuk.
Bunun üzerine ise sayın bakanımız bu tür bir bağkurun süistimal edilmemesi ve uygulamasının sağlıklı yapılabilmesi için istifade edeceklerin şoför olduklarını belgelemesi gerektiğini bu konuda muhatap olarak kimi almaları gerektiğini sorduğunda ise bizde kendisine esnaf sicil üst birliği ile belediyenin muhatap alınabileceğini ifade etmiştik.
Daha sonra Sayın Bakanım bizleri SGK Teftiş Kurulu Ankara Bölge Başkanı Bekir Hançer ve SGK Başmüfettişi Başar Halıcı Bey ile görüştürdü.Bizde kendileri ile istişarelerde bulunduk.
Bu bağlamda araştırmalar yapılacağını esnaflardan ve esnaf odalarından görüş alınarak en makul yolun sayın büyüklerimiz tarafından bulunacağını düşündük.
Hal böyle iken,
Bu konu ile ilgili yaptığımız çalışmaları yok sayıp ortaya atılan bu meselenin sanki karşısındaymış gibi gösterilen, biz istanbul taksi sahipleri meselenin, ”şoför taksicinin işçisidir ve sigortasıda taksi sahibi tarafından ödenmelidir” mantığını dayatmasını haksızlığını kesinlikle kabul etmiyoruz etmeyeceğiz.Bu meseleyi böyle görenler bilmelidirki bir iş yapılırken, diğerini yıkanlar asla başarılı olmamıştır.
Yıllardan beri sırt sırta birlikte çalışan taksi sahipleri ile şoför kardeşlerimiz arasına bu yolla nifak sokmak bu birlikteliği yıkmaktan başka bir işe yaramayacaktır.
Bizler mantıklı,insaflı,akli her türlü kararın yanında olduğumuzu bildiriyoruz.
İTİRAZ İÇİN ANKARA’YA GİDİYORUZ
Kooperatif Başkanımız Fahrettin Can, yapılan düzenlemenin şu anki şekli ile uygulmaya sokulmasına karşı çıkıyor. Sektörlerinde sigortalı işçi çalıştırmanın zor olduğunu ifade eden Can, bunun gerekçesini ise iş giriş çıkışlarının sıklığına bağlıyor. Şoförlerin sigortalarını kendilerinin ödemesini öneren Can, “Bize 1 Kasım’dan sonra ceza kesilmeye başlanacağı söylendi. Bu hafta Ankara’ya gidip, konuyu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer ile görüşeceğiz” dedi. Düzenlemenin oldu bittiye getirildiğini ve uygulanabilir olmadığını ileri süren Can sözlerini şöyle sürdürdü: “Bize ‘haydi çabuk bu işi bir ayda bitireceğiz, bitmez ise taksileri çevirip sahiplerine de ceza yazacağız’ deniyor. Bu taksi sahiplerine yapılmış çok büyük haksızlık olacak.”